Depremlerin ardından Aktaş Apartmanı’ndaki enkaz altından bir ses duyan Bursa Arama Kurtarma Spor Kulübü Derneği (BAKUT), Adapazarı Belediyesi çalışanı ve Bursa Gürsu Arama Kurtarma ekipleri, Muharrem ve eşi Hidayet Polat ile irtibata geçti. Grupların çalışmaları sonucunda önce Muharrem Polat, ardından eşi Hidayet Polat gruplar bazında görevden alındı. Yaya olarak çıkan çift, sağlık ekipleri tarafından sedyeye konularak ambulansla Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırıldı.
“ALARM ÇALINCA TELEFONU BULDUK”
Hastanede tedavi altına alınan Muharrem Polat enkaz altında yaşadıklarını anlattı. Deprem olduğunda telefonunu kaybettiğini anlatan Polat, “Depremin olduğu ilk gün telefonlar kayıptı. Alarmı 08.45’e kurdum. Alarm çaldığında telefon yatağın altındaydı, yatak boştu.” yerde oturuyoruz. Yatağı kaldırıp telefonu aldık, ışığıyla idare ettik.”
“6 AYLIK OĞLUMU SALATA İLE BESLEMEYE ÇALIŞIYORDUM”
Polat, 2 çocuğunun enkaz altında yaşamını yitirdiğini, 6 aylık bebeklerini kucaklarında tutmak için çok uğraştıklarını belirterek, “Enkazın altında hiçbir şey yemedik. Sadece vazelin buldum. biraz vazelin yedik kendi imkanlarımızla erittik orada tuttuk içemedik hatta tükürdük 6 aylık oğlum Muhammet Alparslan uğraşıyordum ağzımdan çıkardığım tükürükle onu beslemek için, karım artık süt sağmıyordu. ifadeleri kullandı.
“DALIŞ SUYU, KAR SUYU”
Enkazın altından 7. günde kar suyuna ulaştıklarını belirten Polat, “Zemin lamine parkeydi. İlk depremde zemin kapandı, ikinci depremde yer açıldı, ben bunu 7. gün anladım. .Hava sadece oradaydı çok tozluydu ağzımızı yüzümüzü kapatıyordu.Depremin 7.günü saat 03.30-04.00 sıralarında ‘Hidayet dedim bak burada bir şey var.’ Elimi attım tuğla ıslaktı rutubetliydi gösterdim inanmadı kazdım baktım su çıktı kar suyu nerde kar suyu gördüğümü biliyorum Allah bize bunu gösterdi diyor bir nevi rehberlik” dedi.
“DUA İLE ORADA DURUYORUZ”
Suyun çıktığı yeri sandalye ve koltuk parçalarıyla kırdığını ve bunlarla tavan arasında boşluk açtığını anlatan Polat, ekiplerin 1-2 gün önce kendilerine ulaşabileceklerini düşündüğünü ancak molozların yıkıldığını söyledi. onlarda bunu engelledi. İnançlarını hiçbir zaman kaybetmediklerini belirten Polat, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Buradan ayrıldığımda eşimle tekkede sadece Allah yolunda çalışacağım. Ticaret de yapmayacağım. 32 yaşındayım, bütün Türkiye duysa utanırım. Kuran öğrenmemek ayıp, biz orada namaz kıldık.”
